Tatvan Belediyesi’ne ilişkin ‘yolsuzluk’ ve ‘arazi satışları’ haberleri yapan Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül, 17 Haziran’da AKP’li Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin koruması olan boksör Yücel Baysali ve polis Engin Kaplan’ın saldırısına uğramıştı. Saldırı anına gazeteci Aygül’e saldıran Baysali ile saldırıyı ayırmaya giden yurttaşları engelleyen polis Kaplan “kasten yaralama” suçundan tutuklandı.
Yaşanan olayların ardından Mehmet Emin Geylani, dün yaptığı açıklamada Aygül ailesinden özür diledi. Yeni bir açıklama daha yapan Geylani, Tatvan’ın huzur, barış ve kardeşlik kenti olduğunu belirterek “Tatvan’mızın değerli büyükleri, kanaat önderleri ile birlikte Gazeteci arkadaşımız Sinan Aygül’ün ailesi ile bir araya gelerek Helalleştik. Birliğimiz kardeşliğimiz daim olsun İnşallah” dedi.
‘BARIŞ’ TÖRENİNE İLİŞKİN AÇIKLAMAMDIR’
Geylani’nin özür açıklamasının ardından, saldırıya uğrayan gazeteci Sinan Aygül, sosyal medya hesabından bir video paylaştı. O ziyarette kendisinin olmadığını belirten Aygül, sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
“Son gelişmeler ve aileler arası yapılan “barış” törenine ilişkin açıklamamdır. Bu saatten sonra aileler sokakta birbirlerini öldürmeyecekler, kimsenin canına zarar gelmeyecek. Ancak bu dava aile davasına indirgenecek kadar basit değil, toplumsal bir davadır, evrensel değerlerin savunulması davasıdır. Bu dava benim davamdır ve yeryüzündeki bütün hırsızlar, arsızlar, faşistler bitene kadar devam edecek bir davadır.”
‘SORUMLULUK DUYARAK İSTİFA ETMESİ GEREKİRDİ’
Kendisine yapılan saldırının birinci sorumlusunun belediye başkanı olduğunu ifade eden Aygül, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bu şahısta ilk günden beri ailesiyle, toplumun ileri gelenleriyle herkesi araya sokarak bu işle alakası olmadığını, bu işe hiçbir dahlinin olmadığını ısrarla savunuyor. Çirkin bir iştir bu. Yapması gereken şey inkar etmesi, ya da özür dilemesi değildi. En azından sorumluluk duyarak istifa etmesi gerekirdi.
‘İKİ AİLE ARASINDAKİ GERGİNLİK BİTTİ, BENİM DAVAM EDİYOR’
Gerginliğin bitirilmesi gerekiyordu. Kentin ileri gelenleri araya girerek konunun barışçıl bir şekilde çözülmesi gerektiğini ısrar ettiler. Ailemizde kendisine yakışanını yaptı. Bu konuyu aileler arasında bir barışla kapattı. Aileler arasında. Ben bu işin içinde değilim. Ben durduğum yerdeyim. Bana göre ilk günden beri bu iş zaten ailevi bir mesele değildi. Toplumsal bir meseledir. Aile ilgili bir mesele değildi. Ailevi bir meseleye indirgenip altının boşaltılmasına müsaade etmemem gerekiyordu. Bundan dolayı aileler arasında yapılan barışa da dahil olmadım. Çünkü benim karşımda kavgalı olduğum bir düşman yok. Halkımın değerlerine yanış yapan birileri var. Benim bununla savaşım da kıyamete kadar devam edecek. Bu barışla yapılacak bir şey değil. Hırsızlıkla, yolsuzlukla mücadelem devam edecek. Bu ancak bunlar geri adım atar, çekilirse, biterse olur. Zaten bunun barışı da olmaz. Bu sadece aileler arasında yapılan barıştı. İki aile arasındaki gerginlik bitti. İyi ki de bitti. Benim davam ediyor.”
